Çeviri Yardım

4 Postings / 0 new
Senior-Mitglied
<a href="/de/translator/meralina" class="userpopupinfo" rel="user1078072">Meralina <div class="author_icon" title="Page author" ></div></a>
Beigetreten: 28.02.2011
Pending moderation

Hesap mı verecez bundan sonra
Kendimi bunun için mi yoracam

Gibi şarkı sözlerini İngilizceye çevirirken hangi verbi kullanmak gerekiyor?

Do I (really) have to... ilk aklıma gelen ama 'ought' ta kafama takıldı. Yalnız 'ought' daha çok geçmiş zaman olmalı.

Ought I...
Hesap mı vereCEKTİM oluyor galiba??

Guru
<a href="/de/translator/ahmet-kad%C4%B1" class="userpopupinfo" rel="user1053320">ahmet kadı </a>
Beigetreten: 27.01.2010

bence will ile gelecek zamanı kullanmalıyız. Ought kullanırsak hesap mı vermeliyim demiş oluruz

Will we give account of..... henceforward
will i exhaust myself for this ?

şeklinde will ile gelecek zaman soru halini kullanmak gerekir diye düşünüyorum.

Moderator/in außer Dienst
<a href="/de/translator/jansay" class="userpopupinfo" rel="user1083657">Jansay </a>
Beigetreten: 11.05.2011

Do I really have to give account for my actions?
I won't bother myself for this

Ben böyle çevirirdim çünkü çeviri yaparken iki lisan arasındaki anlatım tarzlarındaki farklılıkları da göz önünde bulundurmak lazım. Yoksa motamot dediğimiz kelime tercümesi olur; o da hiçkimse tarafından güzel tercüme olarak kabul edilmemiştir.

"Kendimi bunun için mi yoracam" demek "kendimi bunun için yormam, yormayacağım" demektir. Bu tarz kullanım Türkçeye aittir ve sadece Türkçe dilinde geçerlidir. O yüzden bunu direkman öbür lisanlara taşıyamayız; oradaki anlatılmak istenen manayı cümleden çıkarıp, çevireceğimiz lisanda aynı mana nasıl anlatılır onu bulup öyle çevirmeliyiz. Ustaca tercümenin böyle olduğuna inanıyorum ben...

Senior-Mitglied
<a href="/de/translator/meralina" class="userpopupinfo" rel="user1078072">Meralina <div class="author_icon" title="Page author" ></div></a>
Beigetreten: 28.02.2011

Cevaplariniz icin ikinize de tesekkürler.

Ahmet, will ile cevirince "hesap verir miyiz" seklinde oldugunu düsünüyorum. Türkce cümledeki biraz sert/ukala tavri "have to-must/should/ought" ve belki de "supposed to/is to" gibi yardimci verbler daha iyi yansitiyor olmali. Bu sekil konusma tavri Ingilizcede nasildir pek bilgim yok, bu yüzden Almancadan yola cikarak bunlar aklima geldi. Aslinda Amerikan getto rapcilarin sarkilarini dinlemek gerek Ingilizcedeki bu cümleleri söyleyis seklini anlamak icin, ama ben onlara ve kliplerine sinir oluyorum :)))

Jansay, ilk basta nerdeyse herkes ayni hatayi yapiyor. Türkcedeki söyleyis tarzini/mentalitesini birebir ceviriyor. Ben ilk baslarda icimden bu aslinda Ingilizcede kulaga garip geliyor desem bile, illa Türkcedeki gibi olmasi icin sonuna kadar direniyordum :)) Hatta cogul eklerinde bile. Mesela "bir seyler" kelimesi cevirildiginde "something" degil illa "some things" olmaliydi. Ama zamanla bu huydan vazgeciyorsun. Ayrica Türkiyenin komsu ülkelerinin sarkilarinin "motamot" cevirilerinde dikkatimi cekti, anlatim/söyleyis tarzi ayni. Ayrica Hint sarkilarinda da bu ayni tarz var.

Ben bir grameri cöziyim, sonra anlatim tarzina el atarim. :))